2 Mart 2010 Salı

İçimizden Gelen Değişim


Sürekli hayatımızı değiştirmekten bahsediyoruz. İşimizi, arabamızı, evimizi, belki yaşadığımız şehri, ülkeyi, bazen sevgilimizi, kıyafetlerimizi, mutfağımızı, kimi zaman da arkadaşlarımızı. Mutlu olmak için kendimize şartlar koyuyoruz; bir sevgilim olursa benden mutlusu yok, daha çok kazanacağım bir işe geçersem bütün sorunlarım ortadan kalkacak, birkaç kilo versem kendimi çok iyi hissedeceğim, bu ülkeden çok sıkıldım, yeni bir yere taşınırsam hayatım bambaşka olacak. Evet tebdil-i mekanda ferahlık vardır ama kendinizi de gittiğiniz yere götürdüğünüz müddetçe gittiğiniz yer geldiğiniz yere benzeyecek.


Hiç durmadan cevapları dışarda arıyoruz. Etrafımızı değiştirirsek mutlu olacağımızı sanırken asıl değişimin içerden gelmesi gerektiğini unutuyoruz. Yeni başlangıçlar için kapı kapı dolaşıyoruz, oysa ki çalmamız gereken tek kapı kendi kapımız. Yıllar yılı biriktirdiklerimiz heybemizi bu kadar ağırlaştırmışken nasıl istediğimiz hafif yolculuğu yapabiliriz ki...

Önce kendi katmanlarımıza inelim birer birer; önce kendi yaralarımızı saralım, affedelim geçmişi, önce kendi enerjimizi dönüştürelim. Ondan sonra zaten içinde bulunduğumuz gerçeklik ister istemez değişecek. Bir bakalım bizi ayaklarımızdan tutan, ileri adım atmamızı engelleyen ne. Bunların cevabını kimse veremez size, bütün cevaplar zaten sizde. Sadece kendinizi dinlemeyi öğrenmeniz gerekiyor.


Hayatınızda küçük değişiklikler yapmaya başlayın. Yatağın her zaman kalktığınız tarafından değil de diğer tarafından kalkın, hiç gitmediğiniz cafelerde yemek yiyin, yeni insanlarla tanışın ve kendinizi dinleyin. Bol bol gülün, değişim acılı olmak zorunda değil. Keyfinize bakın, kendinizi şımartın. Haketmediğinizi düşündüğünüz, kendiniz için asla yapmayacağınız bir harcamayı yapın ve keyfini çıkartın. Kendinizi ödüllendirin, hayatınızın odağına neşeyi koyun. O zaman işte herşey değişmeye başlayacak, hem de tam istediğiniz gibi. Sizi siz yaptığını düşündüğünüz dramlarınızı serbest bırakıp, her zaman istediğiniz hayatı yaratmak çok kolay, yeter ki isteyin. Bu cesur adımı atmaya hazır mısınız?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder